Madencilik sektöründe, etkin atık yönetimi hem toplumsal onay kazanmak hem de yasalar ve mevzuata uygunluk için olmazsa olmaz şarttır. Ayrıca madencilik faaliyeti, operasyonları süresince yüksek miktarda elektrik ve su tüketir. Bu nedenle, madencilik şirketleri çevre koruma konusuna liderlik edip; doğal kaynak kullanımında sürdürülebilirliği ve çevre korumayı iş önceliği olarak almalıdırlar.

 

Madencilik doğal olarak; doğanın özünden bir şey çıkartıp işleme çabasıdır. Cevher işleme sürecinin doğası gereği bir sürü atık üretilmektedir. Bunlar, çevreye ve yakın yerleşim merkezlerine büyük bir risk yaratan atık barajlarında depolanır. Bu nedenle madencilik faaliyetlerimizin sürdürülebilirliği için; çıkarttığımız kaynakların yerlerini doldurup; doğayı eski el değmemiş haline geri çevirmemiz gerekmektedir. “Sıfır atık” gibi çok iddialı ve ulvi hedefimizin olması, madencilik ve cevher zenginleştirme süreçlerimizi çevreye en az etki ile sürdürmemizi sağlamaktadır.

Finansal teminatları, madenin mühendislik ve tasarım çalışmalarını dahi, madenin bir gün ömrünü doldurup kapatılacağı üzerine tasarlayıp hesaplamaktayız. Planlama sürecinde çevrenin rehabilitasyonu ve maden reklamasyonu mümkün kılacak şekilde faaliyetlerimizi planlıyoruz.

Maden arama operasyonumuz, kullandığımız krom kaynaklarının yerine yenisini bularak sürdürülebilirliğimize önemli katkılar sağlamaktadır. Arama çalışmalarımız, geçtiğimiz yıllarda 10 kat artarak madencilik ve metalürji operasyonlarımızın geleceğini teminat altına almaktadır.